وَجَعَلَ ٱلۡقَمَرَ فِيهِنَّ نُورٗا وَجَعَلَ ٱلشَّمۡسَ سِرَاجٗا
Ve Ay'i bunlarin içinde bir nur yapmis, günesi de bir lamba kilmis.
وَٱللَّهُ أَنۢبَتَكُم مِّنَ ٱلۡأَرۡضِ نَبَاتٗا
Allah sizi yerden bir bitki bitirir gibi bitirdi.
ثُمَّ يُعِيدُكُمۡ فِيهَا وَيُخۡرِجُكُمۡ إِخۡرَاجٗا
Sonra sizi tekrar oraya geri çevirecek ve tekrar çikaracaktir.
وَٱللَّهُ جَعَلَ لَكُمُ ٱلۡأَرۡضَ بِسَاطٗا
Allah sizin için yeri bir yaygi yapmistir.
لِّتَسۡلُكُواْ مِنۡهَا سُبُلٗا فِجَاجٗا
Ki, ondan açilan genis genis yollarda gidesiniz.
قَالَ نُوحٞ رَّبِّ إِنَّهُمۡ عَصَوۡنِي وَٱتَّبَعُواْ مَن لَّمۡ يَزِدۡهُ مَالُهُۥ وَوَلَدُهُۥٓ إِلَّا خَسَارٗا
Nûh dedi ki: "Ey Rabbim! Onlar bana isyan ettiler; mali ve çocugu hüsrandan baska bir seyini artirmayan kimsenin ardina düstüler."
وَمَكَرُواْ مَكۡرٗا كُبَّارٗا
"Büyük büyük tuzaklar kurdular."
وَقَالُواْ لَا تَذَرُنَّ ءَالِهَتَكُمۡ وَلَا تَذَرُنَّ وَدّٗا وَلَا سُوَاعٗا وَلَا يَغُوثَ وَيَعُوقَ وَنَسۡرٗا
Dediler ki: "Sakin tanrilarinizi birakmayin, ne Vedd'i, ne Suva'i ve ne de Yegus'u, Yeûk'u ve Nesr'i."