وَٱصۡبِرۡ عَلَىٰ مَا يَقُولُونَ وَٱهۡجُرۡهُمۡ هَجۡرٗا جَمِيلٗا

Baskalarinin diyeceklerine sabret, güzellikle onlardan ayril.


وَذَرۡنِي وَٱلۡمُكَذِّبِينَ أُوْلِي ٱلنَّعۡمَةِ وَمَهِّلۡهُمۡ قَلِيلًا

O yalanlayici zevk ve refah sahiplerini bana birak, onlara biraz mühlet ver.


إِنَّ لَدَيۡنَآ أَنكَالٗا وَجَحِيمٗا

Zira bizim yanimizda bukagilar var, bir cehennem var.


وَطَعَامٗا ذَا غُصَّةٖ وَعَذَابًا أَلِيمٗا

Bogaza duran bir yiyecek, elem verici bir azap var.


يَوۡمَ تَرۡجُفُ ٱلۡأَرۡضُ وَٱلۡجِبَالُ وَكَانَتِ ٱلۡجِبَالُ كَثِيبٗا مَّهِيلًا

O gün yer ve daglar sarsilacak, daglar erimis bir kum yiginina dönecek.


إِنَّآ أَرۡسَلۡنَآ إِلَيۡكُمۡ رَسُولٗا شَٰهِدًا عَلَيۡكُمۡ كَمَآ أَرۡسَلۡنَآ إِلَىٰ فِرۡعَوۡنَ رَسُولٗا

Dogrusu biz size taniklik edecek bir elçi gönderdik. Nitekim Firavun'a da bir elçi göndermistik.


فَعَصَىٰ فِرۡعَوۡنُ ٱلرَّسُولَ فَأَخَذۡنَٰهُ أَخۡذٗا وَبِيلٗا

Firavun o elçiye isyan etmisti. Biz de onu agir bir yakalayisla yakaladik.


فَكَيۡفَ تَتَّقُونَ إِن كَفَرۡتُمۡ يَوۡمٗا يَجۡعَلُ ٱلۡوِلۡدَٰنَ شِيبًا

Peki inkâr ederseniz, çocuklari ihtiyarlatacak o günden (kiyamet gününden) kendinizi nasil kurtaracaksiniz?



الصفحة التالية
Icon