وَبَنِينَ شُهُودٗا

Hem göz önünde ogullar verdim.


وَمَهَّدتُّ لَهُۥ تَمۡهِيدٗا

Hem ona büyük imkânlar sagladim.


ثُمَّ يَطۡمَعُ أَنۡ أَزِيدَ

Sonra da siddetle arzu eder ki daha da artirayim.


كَلَّآۖ إِنَّهُۥ كَانَ لِأٓيَٰتِنَا عَنِيدٗا

Hayir, çünkü o bizim âyetlerimize karsi bir inatçi kesildi.


سَأُرۡهِقُهُۥ صَعُودًا

Ben onu dimdik bir yokusa sardiracagim.


إِنَّهُۥ فَكَّرَ وَقَدَّرَ

Çünkü o bir düsündü, ölçtü, biçti.


فَقُتِلَ كَيۡفَ قَدَّرَ

Kahrolasi nasil da ölçtü, biçti.


ثُمَّ قُتِلَ كَيۡفَ قَدَّرَ

Yine kahrolasi, nasil ölçtü biçti.


ثُمَّ نَظَرَ

Sonra bakti.


ثُمَّ عَبَسَ وَبَسَرَ

Sonra kasini çatti, surat asti.


ثُمَّ أَدۡبَرَ وَٱسۡتَكۡبَرَ

Sonra arkasini döndü ve büyüklük tasladi.



الصفحة التالية
Icon