وَمِنۡهُم مَّن يَقُولُ ٱئۡذَن لِّي وَلَا تَفۡتِنِّيٓۚ أَلَا فِي ٱلۡفِتۡنَةِ سَقَطُواْۗ وَإِنَّ جَهَنَّمَ لَمُحِيطَةُۢ بِٱلۡكَٰفِرِينَ
Içlerinden "Aman bana izin ver, basimi derde sokma" diyen de var. Dikkat et, baslarini asil kendileri derde soktular. Hiç süphesiz cehennem, kâfirleri elbette kusatacaktir.
إِن تُصِبۡكَ حَسَنَةٞ تَسُؤۡهُمۡۖ وَإِن تُصِبۡكَ مُصِيبَةٞ يَقُولُواْ قَدۡ أَخَذۡنَآ أَمۡرَنَا مِن قَبۡلُ وَيَتَوَلَّواْ وَّهُمۡ فَرِحُونَ
Eger sana bir iyilik dokunursa fenalarina gider. Eger sana bir musibet gelirse "Biz zaten tedbirimizi önceden almistik." derler ve sevine sevine dönüp giderler.
قُل لَّن يُصِيبَنَآ إِلَّا مَا كَتَبَ ٱللَّهُ لَنَا هُوَ مَوۡلَىٰنَاۚ وَعَلَى ٱللَّهِ فَلۡيَتَوَكَّلِ ٱلۡمُؤۡمِنُونَ
De ki: "Hiçbir zaman bize Allah'in bizim için takdir ettiginden baskasi dokunmaz. O bizim mevlamizdir. Müminler yalnizca Allah'a tevekkül etsinler."
قُلۡ هَلۡ تَرَبَّصُونَ بِنَآ إِلَّآ إِحۡدَى ٱلۡحُسۡنَيَيۡنِۖ وَنَحۡنُ نَتَرَبَّصُ بِكُمۡ أَن يُصِيبَكُمُ ٱللَّهُ بِعَذَابٖ مِّنۡ عِندِهِۦٓ أَوۡ بِأَيۡدِينَاۖ فَتَرَبَّصُوٓاْ إِنَّا مَعَكُم مُّتَرَبِّصُونَ
De ki: "Siz bizde iki güzelligin (Zafer veya sehitligin) birinden baskasini mi gözetirsiniz? Biz ise size Allah'in kendi katindan veya bizim elimizle bir azap indirmesini gözetiyoruz. Haydi siz gözetedurun, biz de sizinle beraber gözetmekteyiz."