فَلَمَّآ أَسۡلَمَا وَتَلَّهُۥ لِلۡجَبِينِ

Böylece ikisi de Allah' a teslimiyet gösterip, babası oğlunu alnı üzerine yatırınca Biz: "Ey İbrahim! Rüyayı gerçek yaptın; işte biz iyi davrananları böylece mükafatlandırırız" diye seslendik.


وَنَٰدَيۡنَٰهُ أَن يَـٰٓإِبۡرَٰهِيمُ

Böylece ikisi de Allah' a teslimiyet gösterip, babası oğlunu alnı üzerine yatırınca Biz: "Ey İbrahim! Rüyayı gerçek yaptın; işte biz iyi davrananları böylece mükafatlandırırız" diye seslendik.


قَدۡ صَدَّقۡتَ ٱلرُّءۡيَآۚ إِنَّا كَذَٰلِكَ نَجۡزِي ٱلۡمُحۡسِنِينَ

Böylece ikisi de Allah' a teslimiyet gösterip, babası oğlunu alnı üzerine yatırınca Biz: "Ey İbrahim! Rüyayı gerçek yaptın; işte biz iyi davrananları böylece mükafatlandırırız" diye seslendik.


إِنَّ هَٰذَا لَهُوَ ٱلۡبَلَـٰٓؤُاْ ٱلۡمُبِينُ

Doğrusu bu apaçık bir deneme idi.


وَفَدَيۡنَٰهُ بِذِبۡحٍ عَظِيمٖ

Ona fidye olarak büyük bir kurbanlık verdik.


وَتَرَكۡنَا عَلَيۡهِ فِي ٱلۡأٓخِرِينَ

Sonra gelenler içinde "İbrahim'e selam olsun" diye ona iyi bir ün bıraktık.


سَلَٰمٌ عَلَىٰٓ إِبۡرَٰهِيمَ

Sonra gelenler içinde "İbrahim'e selam olsun" diye ona iyi bir ün bıraktık.



الصفحة التالية
Icon