Tur Suresi
وَٱلطُّورِ
Andolsun Tûr'a,
وَكِتَٰبٖ مَّسۡطُورٖ
(2-3) Yayilmis ince deri üzerine, satir satir yazilmis kitaba,
فِي رَقّٖ مَّنشُورٖ
(2-3) Yayilmis ince deri üzerine, satir satir yazilmis kitaba,
وَٱلۡبَيۡتِ ٱلۡمَعۡمُورِ
Ma'mur eve,
وَٱلسَّقۡفِ ٱلۡمَرۡفُوعِ
Yükseltilmis tavana,
وَٱلۡبَحۡرِ ٱلۡمَسۡجُورِ
Kaynatilmis denize, (andolsun ki)
إِنَّ عَذَابَ رَبِّكَ لَوَٰقِعٞ
Rabbinin azabi mutlaka vuku bulacaktir.
مَّا لَهُۥ مِن دَافِعٖ
Ona engel olacak (hiçbir sey de) yoktur.
يَوۡمَ تَمُورُ ٱلسَّمَآءُ مَوۡرٗا
O gün gök, bir çalkanis çalkalanir
وَتَسِيرُ ٱلۡجِبَالُ سَيۡرٗا
Daglar da bir yürüyüs yürür.
فَوَيۡلٞ يَوۡمَئِذٖ لِّلۡمُكَذِّبِينَ
Vay haline o gün yalanlayanlarin!