وَإِنَّهُۥ لَتَنزِيلُ رَبِّ ٱلۡعَٰلَمِينَ
Ve muhakkak ki bu (Kur'ân) âlemlerin Rabbinin indirmesidir.
نَزَلَ بِهِ ٱلرُّوحُ ٱلۡأَمِينُ
(Resulüm!) Onu Rûhu'l-emin (Cebrail) indirdi;
عَلَىٰ قَلۡبِكَ لِتَكُونَ مِنَ ٱلۡمُنذِرِينَ
Uyaricilardan olasin diye senin kalbin üzerine;
بِلِسَانٍ عَرَبِيّٖ مُّبِينٖ
Açik parlak bir Arapça lisan ile.
وَإِنَّهُۥ لَفِي زُبُرِ ٱلۡأَوَّلِينَ
O, süphesiz daha öncekilerin kitaplarinda da vardi.
أَوَلَمۡ يَكُن لَّهُمۡ ءَايَةً أَن يَعۡلَمَهُۥ عُلَمَـٰٓؤُاْ بَنِيٓ إِسۡرَـٰٓءِيلَ
Israilogullari bilginlerinin onu bilmesi, onlar için bir âyet (delil) degil midir?
وَلَوۡ نَزَّلۡنَٰهُ عَلَىٰ بَعۡضِ ٱلۡأَعۡجَمِينَ
(198-199) Biz onu Arapça bilmeyenlerden birine indirseydik de, bunu o okusaydi, yine de ona iman etmezlerdi.
فَقَرَأَهُۥ عَلَيۡهِم مَّا كَانُواْ بِهِۦ مُؤۡمِنِينَ
(198-199) Biz onu Arapça bilmeyenlerden birine indirseydik de, bunu o okusaydi, yine de ona iman etmezlerdi.