وَجَعَلۡتُ لَهُۥ مَالٗا مَّمۡدُودٗا

Tek olarak yaratıp kendisine bol bol mal, çevresinde bulunan oğullar verdiğim ve nimetleri yaydıkça yaydığım o kimseyi Bana bırak.


وَبَنِينَ شُهُودٗا

Tek olarak yaratıp kendisine bol bol mal, çevresinde bulunan oğullar verdiğim ve nimetleri yaydıkça yaydığım o kimseyi Bana bırak.


وَمَهَّدتُّ لَهُۥ تَمۡهِيدٗا

Tek olarak yaratıp kendisine bol bol mal, çevresinde bulunan oğullar verdiğim ve nimetleri yaydıkça yaydığım o kimseyi Bana bırak.


ثُمَّ يَطۡمَعُ أَنۡ أَزِيدَ

Bir de verdiğim nimetten artırmamı umar;


كَلَّآۖ إِنَّهُۥ كَانَ لِأٓيَٰتِنَا عَنِيدٗا

Hayır; hayır; çünkü o, Bizim ayetlerimize karşı son derece inatçıdır.


سَأُرۡهِقُهُۥ صَعُودًا

Onu sarp bir yokuşa sardıracağım.


إِنَّهُۥ فَكَّرَ وَقَدَّرَ

Çünkü o, düşündü, ölçtü biçti;


فَقُتِلَ كَيۡفَ قَدَّرَ

Canı çıkası, ne biçim ölçüp biçti!


ثُمَّ قُتِلَ كَيۡفَ قَدَّرَ

Canı çıkası; sonra yine ne biçim ölçüp biçti!



الصفحة التالية
Icon